Turklerde ve Irani Kavimlerde Eksogami-Endogami
Summary
Several scholars have argued for the existence of an incest marriage among Zoroastrians. There are many instance of this kind of marriage among Iranic people. They have set forth their views about "xvedodah" tradition mentioned in Avesta and other sacred books of Zoroastrianism. This word means "marriage with next to kin, (usually sister or mother in a patriarchal family." The trace of this tradition can be seen in Achaemanid period as well. Cyrus the Great married his sister Atossa. Avesta recommends to its followers to marry their next to keen.
Jean Chardin, Safarnameh, C.2 s. 760. Zira Gebran joz ba khishavandan-e khod ezdevaj nemiykonand.
Turklerde ve Irani Kavimlerde Eksogami-Endogami
Türklerde dıştan evlenme
esastı zira bu tip evliliğin soyu sağlamlaştırdığı ve ömrü uzattığına
inanılırdı.[1] Bu yüzden
de ilim adamlarının çoğunluğu Türklerin dışarıdan evlilik yaptıklarını öne
sürmüşlerdir.[2] Manas
Destanı'nda Çakıp Han, uzun zaman ve bir hayli yeri dolaşarak oğluna kız bulmak
istemiştir ki bu da eski Türklerde evliliğin dışarıdan yapıldığı görüşünü bir
kez daha ispatlamaktadır.[3]
Ayrıca Manas’ın kahramanlarının çapulla elde ettikleri kızlarla evlendikleri,
böylece yapılan evliliklerin dışevlilik olduğu anlaşılmaktadır.[4]
Türk destanlarında sık görülen başka boylardan kız kaçırma olayı da dışevliliği
göstermektedir. Bu geleneğin İslâmiyet'i kabul ettikten sonra bile devam ettiği
gözlemlenmiştir. Yine Dede Korkut hikâyelerinde de bu geleneğin izleri
görülmektedir.[5]
Ancak boylar ve uruğlar
büyüyerek, daha büyük topluluklar olmakta, boyların örgütlenmesi sonucunda ise
bodunlar ve iller ortaya çıkmaktadır. Bu durumda daha büyük topluluğun içinden
kız alınabilirdi.[6] Bu da
bazı ilim adamlarının Türklerde endogaminin yani içeriden evlenmenin varlığını
savunmalarına neden olmuştur. Ancak Gökalp, Türklerdeki ikili sağ ve sol
tasnife dayanarak bunun karı ve koca eşitliğini sağlayan tek eşli bir endogami
biçiminde algılanması gerektiğini belirtmiştir.[7]
Bu konu İranî kavimlerde
ciddî bir tartışma konusudur. Bilindiği üzere Zerdüştî edebiyatında "khaetvadatha,
khvedodah" adlı bir terim mevcuttur[8]
ve bunun çok fazla yorumu yapılmıştır. Bu terim farklı ilim adamları tarafından
farklı biçimde manalandırılmıştır: Çoğu ilim adamı onun "khvaetva"
(âile, yakın akrabalık) ve "vadatha" (evlenme) kelimelerinden
oluştuğunu düşünmektedirler. Bazı ilim adamları ise onun “khvaeto”
(bağlılık, akrabalık) ve “datha” (vermek) kelimelerinden oluştuğunu ifâde
etmektedirler.[9]
Birinci kelime Gatha'larda da birkaç defa geçmekte ve “âileler, akraba”
anlamına geldiği belirtilmektedir.[10] Katrak da bu ıstılahın ikinci kelimesinin dah,
dath veya datha olduğunu ve “vermek, yaratmak” anlamına geldiğini,
terimin ise “akrabalık kurmak” demek olduğunu öne sürmektedir.[11]
Batılı ilim adamlarının çoğunluğunun görüşü bu tabirin anne, kız ve kız kardeş
gibi yakın kandaş akrabalarla evlenme anlamına geldiği yönündedir.[12]
Wiesehöfer, hâkim sülâleye yabancıların girmesini engellemek, krallığı koruma
altına alarak başkalarının eline geçmesini önlenmek için böyle bir evliliğin
yapıldığı görüşündedir.[13]
Aynı yazar bu tip evliliğin Sasanîlerde çok yaygın olduğunu, bundan dolayı Doğu
Roma devletinin kendi tebaaları arasında endogamiyi yasakladığını öne
sürmektedir.[14]
Christensen mevcut Avesta'da bu terimin anlamının çok belirgin olmamasına
karşın bu uygulamanın çok fazla görülmesinden ve kaydedilmesinden dolayı
şüphesiz bu anlama geldiğini belirtip böyle bir girişimi hâkim sülâlenin soy ve
kan temizliklerini korumak için yaptıklarını ileri sürmektedir.[15]
Dolayısıyla bu terim İranî kavimlerde evliliğin endogami yani içten evlenme
biçiminde olduğunu göstermektedir. Bunun İranî boyların hâkim sülâlelerinden
özellikle Perslerde ve Akamenit sülâlesinde bazı örnekler görülmektedir.
Kayaniler sülâlesinin 7. hükümdarı Homani (Homa) babası/kocası Bahman’ın yerine
geçmiştir. Ondan sonra ise tahta babası/kocası Bahman’dan olan Darab
oturmuştur.[16]
Herodot Akamenit kralı Kambiz'in aynı baba ve anneden olan kız kardeşi ile evli
olduğunu belirtmektedir. Kısa bir süre sonra ise Kambiz'in diğer kız kardeşi
ile evlendiği de kaydedilmiştir.[17]
Gerçi Wiesehöfer bu iki kız kardeşin üvey olduğunu ve sadece bu çeşit evliliğin
Akamenit sülâlesinde var olduğunu belirtmektedir.[18]
Plutarch, Akamenit Kralı Artakşir'in kızı Atossa'ya âşık olduğunu ve onunla
evlendiğini yazmıştır.[19]
Ctesias'ta ise Teritoukmes'ın, kendi kız kardeşi Roksana ile evlendiği iddia
edilmiştir.[20]
Hşayarşa da ilk önce yengesine (Kardeşi Masist’in karısına) âşık olduktan sonra
gelinine de aşık olup onunla evlenmiştir. Ayrıca kardeşi Masist'i de onun
kızlarından birisiyle yani yeğeniyle evlenmeye ikna etmeye çalışmıştır.[21]
Akamenitlerde bu örneklerin sayılarını çoğaltmak mümkündür. Sasanî sülâlesinin
kurucusu Ardeşir’in mektuplarında herkese yakınlarından ve akrabalarından
biriyle evlenmeleri tavsiye edilmekte, bunu yaptıkları takdirde soylarının
korunacağı belirtilmektedir.[22]
Aynı sülâlenin bir başka hükümdarı Behram’ın hem kız kardeşi, hem de eşi olan
Kordiye’den söz edilmektedir.[23]
Al-Mukaddesi'den bu geleneğin X. yüzyılda bile Hazar Denizi'nin güneyinde
oturan İranî kavimlerden Deylemîlerde devam ettiğini öğrenmekteyiz. Ermeni,
Süryani, Çin, Yahudi ve Arap kaynaklarında da bu misalleri çoğaltacak bilgiler
mevcuttur.[24]
Herodot, böyle bir geleneğin Pers halkı arasında var olmadığını, sadece hâkim
sülâlenin bu işe giriştiğini yazmaktadır.[25]
Katrak ise bazı ilim adamlarının görüşlerinden hareketle "khaetvadatha,
khvedodah" teriminin dinî bir terim olduğunu ifâde ederek böyle bir
âdetin asla var olmadığını savunmuştur.[26]
Elamlılarda da bu kelimenin muğlâk olmasına bakmayan bazı ilim adamları bu
geleneğin Batı İranlılar tarafından da uygulandığını belirterek bunun
Elamlılardan alındığını ileri sürmüşlerdir.[27]
Fortson, Latince'de evlenme anlamına gelen "ukhorem ducere" ile
bazı başka dillerden yola çıkarak bu terimin kökünde "kadını, gelini götürmek" anlamının
yattığını, dolayısıyla erkeğin evine giden bir kadının boydan çıktığını işaret
ettiğini, bunun da eksogamiyi yani dıştan evlenmeyi gösterdiğini
belirtmektedir.[28]
Mallory de Hint-Avrupalılarda kadının, erkeğin evine gittiğine dair bugünkü
modern Avrupa dillerinde "wedding" (evlenmek) kelimesinin kökünde
yatan "wedh-" kelimesinden yola çıkmakta ve bu kavimlerde
evlenmenin dıştan yapıldığını savunmaktadır.[29]
Bu konuda dikkat edilmesi gereken şey akrabalık esasının hangi temellere
dayandığıdır. Tabii ki İslâm öncesi dönemlerinde İranî kavimlerde ataerkil bir
yapının babaya dayalı bir akrabalığı söz konusudur. Ancak bu akrabalık
terimlerinin ortaya çıkmasında âile ile ilgili başka özelliklerin de etkin
olduğu göz önünde tutulmalıdır.
[2] İnan, a.g.e., I, s. 341; Rasonyi, a.g.e., s. 56; Ögel, a.g.e.,
s. 22; Mualla G. Türköne, Eski Türk Toplumunun Cinsiyet Kültürü, Ark
Yayınları, Ankara 1995, s. 174.
[8] Yasna, XII/9. Paragraf; Visparad,
III/1-4. Paragraf; Yaşt, XXIV/16-17. Paragraflar; Vendidad,
VIII/12-13. Paragraflar; Zatsparam, a.g.e., 26. bölüm; Denkart, IX/41,60.
[10] Yasna, XXXII/1. Paragraf; XXXIII/3-4.
Paragraflar; XLVI/1,5. Paragraflar; XLIX/7. Paragraf; LIII/4. Paragraf.
[16] Hamdollah M. Qazvini, Tarikh-e Gozide, Amirkabir Yayınları,
Tehran 1339 (1960), s. 32; Adur Farnbağ, Bundahishn, XXXVI, /Fars. Çev.
M. Bahar/, 9. Paragraf. (çevrimiçi) www.avesta.org,
2002.
[19] Plutarch, Lives of the Noble Grecians and Romans, Artaxerxes,
/İng. Çev. John Dryden/, (çevrimiçi) www.ebooks.adelaide.edu.au/p/plutarch/lives/chapter66.html,
24. Paragraf, 2009.
[20] Ctesias, Persica, /İng. Çev. J. H. Freese/, (çevrimiçi) www.livius.org/ct-cz/ctesias/photius_persica.html,
55. Paragraf, t.y.
[24] Konstantin Inostrantsev,
Tahgigatî dar Bare-ye Sasaniyan, /Fars. Çev. Kazem Kazemzadeh/, Bongah-e
Tarjome va nashr-e Ketab Yayınları, Tehran 1351 (1972), s. 126.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder